Gündem Uyanış
TOPRAK ALTINDA İNSANLIK
27-11-2016 14:38 921

TOPRAK ALTINDA İNSANLIK

 

 

 

17 Kasım 2016 tarihinden beri Siirt Şirvan İlçesi Maden Köyünde Özel bir Şirket tarafından işletilen Bakır Madeni Ocağında meydana gelen göçük nedeniyle toprak altın kalan 16 İşçiden 9 unun cenazesi hala göçük altında.

Dünya’da en fazla İş cinayetinin yaşandığı Türkiye’de İŞ kazalarıyla ilgili teknik, idari bir değerlendirme yapmadan önce Şirvan Maden ocağında yaşanan felaket karşısında toplumun esirgediği duygusal duruş en az maden felaketi kadar yaralayıcı olmuştur. Bu nedenle Ülkedeki siyasal atmosfer, ekilen kin ve nefret tohumları, toprak altında kalan cansız bedenler gibi bu topraklara atılarak yeşertildiğine tanıklık ediyoruz ne yazık ki.

Düşmanlaştırmak üzere ötekileştirilen sadece yaşayan  politik,etnik sosyal ve kültürel kümeler değil yüzyıllarca toplumu bir arada tutan temel doğal , insani, ahlaki,inançsal değerler, duygu ve refleksler de çürütülerek yok edilmektedir.. 

Öyle anlaşılıyor ki evimizin içinde yaşanmayan hiçbir acı artık bizim acımız değildir. Evimizin dışında yaşanan hiçbir zulüm ve facia bizi ilgilendirmiyor, komşumuzun cenazesini görmüyor ağıtını, Hawarını işitmiyoruz bile.

Nasıl becerdiler, nasıl başardılar böylesine bir duyarsızlığı ve duygusuzluğu nasıl enjekte ettiler toplumsal damarımıza vicdansızlığı, hangi baskın hitabet ve hipnoz yöntemini kullandılar, hangi kutsal inanç ve sembollerle insanı vahşi bir canavara dönüştürdüler.

Koşuksuz hiçbir farklı ses ve nefesin çıkmasına tahammül etmeyen ülkenin bütün iletişim ağını bir tek insanın söyleminden ibaret kılan kudretin, dehşet verici varlığını ve etkisini görüyoruz ama bu kadar kısa sürede yaratılan algı duygu ve korkularla bir toplumun tüm insani özeliklerinin nasıl bir anda yok edildiğini anlayamıyoruz bir türlü.

Soma, Kozlu, Ermenek’teki maden kazalarında yaşamını kaybeden madenciye ağlayan Şirvanlı Kürdün 10 gündür toprak altında cansız yatan evladının acısını hiç kimse doymuyor his etmiyor bile. Tek bir boru haline getirilmiş lağım medyası toprak altında kalan cansız bedenler yerine 8 kamyon 3 iş makinesinin akıbetini haberleştirmektedir. Ülkenin doğusunda batısında, güneyinde, kuzeyinde her gün gencecik cenazeler toprağa düşerken doğru haber yapma ihtimali bulunan tüm gazete, radyo ve TV ler kapatılarak hâkim siyasal irade tarafından açık tutulan tüm TV kanalarında iğrenç evlilik programlarıyla adeta ortak yayın yapılarak tüm dertler unutturulmaya çalışılıyor adeta.

Bir yandan Ülke içinde bin yıl bir arada yaşamış iki halkın Kürdün ve Türk’ün bir arada yaşamasını imkânsız hale getirmeye yönelik hesapsız acımazsız politikalar, tutuklamalar, nefret ve imha operasyonları,

 Diğer yandan komşu coğrafya ve halklara yönelik büyük bir şehvetle çıkarılmak istenen kanlı savaş girdabı, Bir yandan bütün sektörleriyle çöken, toplumu yoksulluğa ve sefalete on yıllarca mahkûm edecek ekonomik kriz, diğer yandan bu krizi daha da derinleştirecek içte çatışmacı dışta politik hamaset söylemleri.

Ne iç ve dış siyasal kriz ve şiddet, nede iş cinayetleri ne de bu halkın yaşadığı acılar bu ülkenin kaderi olamaz, Yapılacak tek şey yeniden sükûnet içinde kalarak toplumsal ve küresel barışı insani değerler üzerinden inşa etmektir. Aksi felakettir.

Servetakbudak.com

Top