Gündem Uyanış
SİYASET VE CEHALET
14-12-2018 19:05 436

SİYASET VE CEHALET

 

 

       Cehalet bir çaresizliktir!.Anlamaz, anlatamazsınız..Bir toplumun asıl baş belasıdır, nefesi nefesinize karışarak gök yüzüne bir anlamsızlık savurur ki, gökyüzü her zaman gridir!.

Az gelişmiş toplumların ayrık otudur ve biçmekle bitirmez, aksine biçtikçe azdırırsınız!.

       Öyle hale gelirsiniz ki, tarladan nefret edersiniz, hani elinizden gelse o öfkeyle tarlayı söküp atmak istersiniz ama, bu nafile olacağından son çare tarlayı terk etmektir!.

       Cehalete aklını terk eden ülkelerin hepsinde bu böyledir ve bu ülkelerin siyaset ortalaması da bir cahilin daralmış sınırlarından öteye gitmez!.Gitmeyince de siyasetin tüm zincirleri bu cenahın eline geçmekten çok, zaten elindedir!.Çünkü var olan döngünün gereği de budur!.

Bunların siyasi terbiyesi ve algı birikimi yoktur!.

        Çok ve kalabalık oldukları için, son söz bunlar da biter!.Çünkü “ Demokrasi böyle bir şeydir” diyecek kadar da var olan doğruyu kendi kalabalık cehaletinde boğmayı da iyi bilirler!.

Öyle olunca da hiç bir birikiminizin karşılığı yoktur ve bir hiçtir!.

       Bu gün ülkemizde ki manzara maalesef budur ve bu atmosfer beni ürkütmektedir!.Çünkü akıl adına hiç bir şeyimiz kalmadı!.

       Üretmeyen, üretemeyen bir siyasetin en büyük çıkmazı cehalettir!.Çünkü yoğun bir cehaletin içinde doğru parçayı seçip çıkarma şansınız yoktur!.Öyle olunca da parçaları doğru şekilde yerine oturtamazsınız!.Taşıtlarda egzoz doğru parçadır ama, yerinde!.Eğer siz tutar egzozu direksiyona bağlarsanız, sonuç malumdur!.

İşte şu an ki, gerçeğimiz bu!.

İster kabul edin, ister etmeyin!.

Hepimiz cehalet gemisindeyiz!.Egzozu kaptan köşküne bağlamış ve oradan kaptana türkü söylemesini istiyoruz!.

       Hal öyle olunca türkü değil, giderek uzaklaşan bir öksürük sesi duymaktan başka şansımız yoktur!.

Siyasetteki cehaletin karşılığı budur!.

Gerisi hikayedir!.

*****************

ZÜBÜK

 

Aziz Nesin’in siyasi fırıldakları konu aldığı romanıdır!.

Günümüzde o kadar örneklerine rastlıyoruz ki, insanın kanı donuyor adeta!.

Adam bir zamanlar sol ve daha ötesi bir siyasi çizginin savunucusu iken, bu gün bakıyorsunuz hiç olmadık yerde ve en üst başta kabul yeri verilmiş, oradan hayallerini gerçekleştirme peşinde!.

Tabi “ Hayal” derken hizmete odaklı bir hayal değil, götürmeye ve oradan semirmeye yönelik bir hayal!.

Bu tipleri iyi tanırım!.

İyi koku alırlar!.Hele üç kuruş paraları varsa mesele tamamdır!.

    Bir yemeğin lafı olmaz ama, zamanla getirisinin çok olacağını iyi bilirler!.Bu nedenle cenaha kaz gelecek yerden, tavuğu esirgemezler!.

         En iyi el eteği bunlar öper!.Dikkat edin ceketleri çok düğmelidir!.Gider terziden bir tane fazladan ek yaparlar ve hepsini ilgili muktedirin önünde iliklerler!. Çok eğildiklerinden bunlar genelde yarı kambur gezerler!.(Benim omuzdan yıkık yürüyüşümü karıştırmayın, o serde olan kabadayılıktandır!)

Genelde kıça yakın gezerler ve olası bir gaz kaçağında hazretin ne tür yemekleri sevdiğinin kokusunu analiz etmek için!.

       Resim albümleri siyasi yelpazenin kanadındakilerle doludur ve geneli iktidarı ellerinde tutanlardır!.

        Zübükler için ahlaki değer diye bir kavram yoktur ve künyelerine yazılmamıştır!.Bunların ne mal olduklarını kavramak çok zordur!.Örneğin yüzme bilmedikleri halde, en iyi yüzücü olduklarına herkesi inandırırlar!.

Ama onları hiç bir zaman suya sokamazsınız!.

Çünkü bahane hazırdır ve siz buna inanırsınız!.Ah, şu romatizmalarım olmasa falan!.

Diyeceğim o ki, bunlar siyasi boşlukları doldurmakta mahirdirler!.

Hiç ummazsınız ama, birde bakarsınız ki, gelmişler!.

Gelince de bize düşen tek şey, “ Hoş gelmiş, safa gelmişler”

Yani diyeceğim o ki, o kadar çoğaldılar ki!..

Biri olmazsa, biri mutlaka gelecek!.

Hadi hayırlısı ZÜBÜK!.

****************

HABERİNİZ VAR MI?

 

        Son iki yılda dünyada gıda fiyatları yüzde sekiz buçuk düşerken, tarım ülkesi diye anılan ülkemizde yüzde yirmi altı artmış!.Tabi bu yüzde yirmi altı bizim resmî rakamlarımız!.

Gerçek bu mu?

Onu da size bir kaç örnek vererek, gerisini artık size bırakayım!.

Geçen sene nohut altı lira ilken, şimdi on iki, on beş lira aralığında..

Kuru fasülye yeri lira iken, şimdi o da on beşlere dayandı!.

Patates, hele son aylarda soğan nerelere uçtu hepinizin malumu!.

Peki ucuz yiyeceğiz diye sabırsızlıkla yazı beklediğimiz domates?

Geçen sene bir lirayı zor bulurken, bu sene beş liradan aşağı yiyen elini kaldırsın!.

Sofralık üzüm!..

Geçen sene üretici elli kuruştan zor satıp, bize bir liraya yansırken, ya bu sene?

Yedi, sekiz liradan aşağı pek az indi!.

Biz de yüzde yirmi altıymış, öyle mi?!

        Bunun böyle olmadığını geveleyip duran kurum müdürü bile görevden alındı!.Şimdi hangi istatik Müdürü cesaret edip “ Hayır kardeşim, dünyada gıda fiyatları artarken, biz de yüzde yüz arttı” diye!..

Komşular yanı başımızda benzinle araçlarını yıkarken, biz altı liradan alıyorsak ve tarım ülkesiyiz diye mavra atarak vatandaşa altı liradan soğan yediriyorsak bunun izahını da siz yapın!.

Putin açıkladı:

“Artık menzil tanımayan ve hiç bir güvenlik sistemine takılmayan füzeler geliştirdik!”

Ama bizim böyle bir derdimiz yok!.

Varsa yoksa “İstanbul’u Kılıçdaroğlundan kurtarmak!”

Biri çıkıp diyemiyor ki “ İyi de kardeşim, İstanbul’u Kılıçdaroğlu mu yönetiyor?”

Dünya da tüketim fiyatları düşerken, biz de yükseliyormuş!.

Daha durun, bu tohum ve tarım politikaları ile dünyada bir çok yeni rekora imza atacağımız kesin!.

Tüm bunlardan kurtulmanın yolu, devleti şu Kılıçdaroğludan kurtarmaktır!.

Gerisini külahıma anlatın!.

Top