Gündem Uyanış
DİN PAZARLAMACILIĞI
25-11-2018 17:56 440

DİN PAZARLAMACILIĞI

 

 

          Ağız otomatik makineye dönmüş!.Kullandığı sözcük sayısı ve kalitesi işportacı çığırtkanlığı kadar bile değil!.İşgal ettiği televizyon kanalında büyük paralar götürdüğü ense ve el tombulluğunda belli!.Sonra tıkandığı yerde başlıyor Arapçaya!.E, mesele Arapça olunca ister anla, ister anlama “Allah, Allah!.” diyerek tüm günahlarına cila çektiğini sanan kalabalık, bu ve benzeri şarlatanları daha da galeyana getiriyor!.

       Kalabalığı iyice hipnoz edip, tamamen öte tarafın nimetlerine odaklanmışken, kendisi bu tarafın nimetlerini nasıl mideye indireceğinin hesabını kısa ve öz Arapça iki kekime ile yapıp, bir de Türkçe tercümesini yaptıktan sonra kürsüden bir terlik gösteriyor!.”Kim ki bu terlikten alırsa, rüyasında Peygamber efendimizi görmesi garantidir!.

         E, peygamber efendimizi rüyada görmek cennet kapısını aralamaktır.” “Allah,Allah” sesleri arşa yükseliyor ve ara huşu da maliyeti beş TL olan terliğin fiyatı açıklanıyor “ yüz otuz lira!.”

       Sonra devamla “ Maliyeti yüksektir ve çok az bir kar bırakacak ve o karda hizmet içindir..”

Terlik adeta yağmalanırcasına kısa sürede yok satıyor!.

         Daha önceden “Kalbi kötü olanların rüyasına gelmez” diye işi sağlama alan şarlatan, kimsenin gelip “ Yahu Hoca, hani Peygamber?” demek gibi bir şanslarının olmadığını da biliyor!.Çünkü bunu söyleyen kirli kalbini ifşa edecek!.

        Adnan Hoca garibim bunların en iyisiydi!.O bari böyle abuk sabuk şeyler söylemiyordu!.Etrafına topladığı kediciklerle aşk-muhabbetle dans ediyordu ve biz de uzanamadığımız bu ciğere sadece sağımızı, solumuzu kaşıyarak yutkunup izliyorduk!.

İşte o muhterem kodeste, diğerleri sokak başlarında semirip duruyor!.

          Bunlara neden göz yumulduğunu hala anlamış değilim!.Bir dini, ya da inancı bundan daha beter aşağılamak yoktur!.Dahası inançları gülünç duruma düşürecek kadar vahim bir durumdur bu din pazarlamacılığı!.

Gözlerini para hırsı bürüyenlerin artık parsel, parsel cennet sattıkları bir zamandayız!.

Hal böyle olunca da, fikrin kadar yer kaplarsın yer yüzünün bilim arenasında!.

***************

SOĞAN
 

     Neredeyse çayla içecek kadar severim.Yeşili kurusu fark etmez..Tabii ki yeşilini ince sac ekmeğine sarıp dürüm yapmanın ayrı bir hazı vardır!.Böylesine bir deste yeşil soğanı tümden dürümleyip ısırınca beni hayretle izleyen beş yaşındaki yeğenim “ Aaa, amcam inek gibi ot yiyiyor” diyerek sanki yeşil soğanı sadece inekler yermiş gibi bir hayretle şaşkınlığa düşmüştü!.İşte bundandır ki, soğana ilgim başkadır ve hiç bir krize tınmazken, çeşitli dönemlerde yaşadığım soğan krizleri beni oldukça etkilemiştir!.Yani çocukken akranlarıma elma verip, soğan değiş tokuşu yaptığım çoktur!.
        Ayrıca öyle rendeyle, ya da bıçakla da doğramam!.Tepesinden yumruklayıp, cücüğünü bir metre ilerisine fırlatıp, parçaları toplayıp öylece yerim ki, bunun tadı bambaşkadır!.Soğanlı, ya da soğansız melemen tartışmalarına “Ulan soğansız melemen mi olur?” diyerek son noktayı koymuştum!.
Son günlerde sofraya gelmeyince “Ne oluyoruz?” diyerek hanıma çıkışınca vaziyeti bana boyunu nu büküp anlattı!.
Meğer soğanın kilosu beş TL’yi geçmiş!.
      Eskiden komşuya gidildiğinde size sele ile verilen soğan artık bire iki borçla komşudan istenir duruma gelmişte haberimiz yokmuş!.
      Hata evdeki çiçekleri saksıdan söküp, yerine soğan dikme fikride tarafımca çok makul bulundu ve yapacağımda!..
Tüm bu karamsarlıktan akşam gelen haberle sıyrıldık!.
       Stoklar bir bir basılıyormuş ve son sayım iki ajans tarafından uçurum farkla verilse de, gidişatın son derece sevindirici bir mecrada olması bizi umutlandırdı!.
İki lafımda kel Niyaziye!.
       Ulan iki ay önce “ yüz ton soğan bulabilir misin?” demiştin!.Buldum ve bir buçuk liralık fiyatı çok bulup almadın!.
      Yani alıp stok yapsaydın, şimdi ne kadar vurgun vuracağını sezemeyecek kadar Angıt bir tüccarsın!.
Bu gidişle sen soğanın cücüğünü nah yersin!.
       Eve iki torba soğan almak istediğimde kıyameti koparan hanım,şimdi “Keşke alsaydın” demenin ne anlamı kaldı!.Ne güzel olacaktı!.Dolardan daha iyi getirisi olacaktı!.
Üstelik komşu Yusuf’la kavurma takası bile yapabilecektim!.
Bunların hepsinden olduk!.
Şimdi tüm umudum sabah haberlerinde!.
Umarım tüm soğan torbaları stoklardan toplanmış ve halka yüzde yüz arz edilmiştir!.

*********************

TABİKİ BİZİ BAĞLAMAZ

 

        İfade özgürlüğü ve İnsan Hakları noktasında önümüze gelen her anlaşma ve sözleşmeye imza koymuş ve buna uymayı taahhüt etmişiz!.

      Erdoğan’ın kendisi dahi uğradığı haksızlıktan kaynaklı AİHM’ sine yaptığı başvuru sonucu önündeki siyasi engelleri kaldırtmış ve bugüne gelmiştir!.

      Şimdi benzer kararla Türkiye’nin hukuksuzluklarına parmak basan aynı mahkeme, Selahattin Demirtaş’ ın hukuksuz yere hapiste tutulduğunu gerekçeleri ile bildirmiş ve derhal serbest bırakılmasını istemiştir!.

       Hukuksal bir karara yine ülkedeki Hukuk sisteminin yorum yapması gerekirken, müdahale anında Cumhurbaşkanından geliyor ve “Bu karar bizi bağlamaz” diyor!.

      Yani kısacası diyor ki, bu ülkede Hukukta benim, kararda benim, devlette benim!.Yine kendi deyimiyle “ Siz kim oluyorsunuz “ diyor!.

        Zaten şu an temsil edilen tek adam sistemi bunu söylemeyi gerektiriyor!.Yoksa ne anlamı kalır?

Belediyeleri kazanırsanız, yeniden kayım artarım” demişti!.

Şimdi AiHM kararını tanımam diyor!.

Sanırım biz dünyada yaşadığımızı unuttuk!.

E, unutunca da tabiki dünyadaki hiç bir karar bizi bağlamaz!.

Eskiden biz bize benzerdik, şimdi kime, neye benziyoruz, bilen varsa söylesin!.

Top