Yargıçlarımız?

      Yargıçlık muayyen bir formasyonu gerektirmesi anlamında bir meslek olmakla beraber, ''kişinin geçimini sağladığı ana meşgale'' anlamında bir meslek değildir.

         Onun için, yargıç eğer sahici bir hukuk formasyonuna sahipse, onu sadakate veya geçim kaygısına kurban edecek bir karar veremez.

     Çünkü bu formasyonun amacı yargıcı ''adalet''e hizmet edebilecek bilgisel ve tutumsal yeterlilikle donatmaktır. Yargıçlık marangozluk veya duvar ustalığı gibi bir şey değildir.

Yargıç elbette ''yanlış'' karar verebilir, yeter ki yanlış sâiklerle hareket etmiş olmasın.

Yargıcın kararının yanlış olması ''içtihat hatası'' anlamındadır, adalet amacından bilerek ve isteyerek sapma sâikinin eseri değil.

Türkiye'de yargının işleyişiyle ilgili olarak karşı karşıya olduğumuz sorun, tolere edilebilecek -ve sistem içinde düzeltilmesi mümkün- isabetsiz içtihatlardan çok daha ciddî ve kapsamlı bir sorundur.

        Geçim kaygısından ileri gelmediği durumda, bu sorun hem formasyon yetersizliğinden hem de adalet amacından kasıtlı olarak sapılmasından kaynaklanıyor. Bu sapmanın ana nedeni ise sadakat gösterme yarışıdır. Kısaca, sadakatin meslek onuruna ve adalet arayışına galebe çaldığı bir durumla karşı karşıyayız.

Mustafa Erdoğan

***********************

“Kimse yanıma, bu yakınımdır diyerek herhangi bir aday teklifi ile gelmesin.”

Kırmızıçizgisi, “ehliyet ve liyakat”miş...

Ve ekliyor: “Kimse yanıma, bu yakınımdır diyerek herhangi bir aday teklifi ile gelmesin.”

Peki, ehliyet ve liyakati kim belirleyecek? Tabi ki kendisi..!

Normal bir demokraside ehliyetli ve liyakatli adayın kim olduğu, parti içindeki önseçimlerle belirlenir, tepeden genel başkan tarafından değil.

Genel başkan tarafından tepeden belediye başkan adayı olarak atanacak olan kişi, ehliyet ve liyakat sahibi olan kişi değil, bilakis genel başkanın “yakını” demektir!

***************

Sarayda ki harcamalar

İki haber paylaşayım:

1. Haber:

Sayıştay, Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nın 2017 yılı giderlerine ilişkin denetim raporunu yayımladı.

Saray'ın 2017 yılı için yaptığı 658 milyon 240 bin 289 TL ile ayda yaklaşık 54 milyon, günde ise yaklaşık 1.8 milyon TL harcadığı ortaya çıktı.

(ArtıGerçek)

2. Haber:

Enflasyon son 15 yılın rekorunu kırdı. Eylül enflasyonu aylık bazda yüzde 6,30 arttı, beklenti yüzde 3.6 idi. Yıllık enflasyon yüzde 17,90'dan yüzde 24,52'ye çıktı. Verinin açıklanmasıyla dolar yükselişte.

(ArtıGerçek)

*********

“ aklını kullanmayanlar, pislik içinde kalırlar.”

Hikmet, kısaca: olaylar arasında sebep sonuç ilişkisini kurabilmektir.

“Allah, kime hikmeti nasip etmişse, doğrusu o, büyük bir hayra mazhar olmuştur.” (Bakara/2:269)

Diyalektik düşünceden yoksun olan bir toplum, değil adalet, hukuk ve demokrasi ile refah arasında ilişki kurmak, yağmur ile çeşme arasında ilişki kurmaktan bile acizdir.

Böyle bir toplum, doğal olarak mahrum bir toplumdur.

Zira diğer bir kural da şudur: “aklını kullanmayanlar, pislik içinde kalırlar.” (Yunus/10:100)